Sülfatlaşma nedir ve nasıl giderilir?



SÜLFATLAŞMA NEDİR?

Akü, plakalarında enerji depolayan kimyasal bir sistemdir. Akünün yapısı gereği içinde sülfürik asit ve saf su çözeltisi mevcuttur. Bu çözelti “Elektrolit” olarak adlandırılır. Aküler kullanılmaya başlandığı zaman yapılan işe deşarj işlemi denmektedir. Bir akü deşarj olurken, pozitif plakalardaki kurşun etken maddesi sülfürik asit içerisindeki sülfat ile birleşerek kurşun sülfat(kristalleşme) durumunu alırlar. Akü şarj olduğunda, sülfat elektrolit içine döner(sıvı durum) ve enerji transferi yapılamayacak seviyeye gelene kadar bu döngü devam eder. Sağlam akülerin mekanik arızasının bir numaralı nedeni zamanla kurşun sülfat kristallerin anormal derecede kristalleşip ve plakaları tıkamasından kaynaklanır. Bu, akü içindeki kimyasal reaksiyonun doğal bir yan ürünüdür ve er ya da geç aküyü öldürür.

SÜLFATLAŞMA NASIL GİDERİLİR?

FMS AKÜ olarak biz bu işte teknolojiyi benimsedik. Kullandığımız teknolojik cihazlar sayesinde akülerde oluşan kurşun sülfatı “Yüksek Frekanslı Pulse Sistemi” ile tekrar sülfürik asit haline getirip aküye kazandırıyoruz. Bu şekilde aküyü eski verimliliğine ulaştırıp, kullanım süresini de uzatıyoruz.

CİHAZLARIMIZIN ÇALIŞMA PRENSİPLERİ

Akü rejeneratörü, şarj ve deşarj kombinasyonunu tek bir makinede birleştirmiş bir cihazdır. Şarj ve
deşarj işleminde “Yüksek Frekanslı Pulse Sistemi” dediğimiz akım darbesi (150 Hz) kullanılır. Aküye saniyede 3000 darbe gönderilir. Bu akım sert sülfat kristallerinin tekrar sülfürik asite dönüştürülmesini sağlar. Bu sayede elektrolitin asit yoğunluğu artarken, akünün iç direnci azalır. Sonuç olarak akü kapasitesi artar. Bu işlem sırasında akünün sıcaklığı titizlikle izlenir ve akım gerektiğinde otomatik olarak ayarlanır. Yani rejenerasyon sistemi tamamen otomatik olarak çalışır.
Kapasite farkını gösterebilmek için, aküye hem rejenerasyon öncesi hem de rejenerasyon sonrasında kapasite testleri yapılır. Sonuçlar raporlardan okunabilir. Bu sistem tüm Kurşun-Asit ve Nikel-Kadmiyum aküler için kullanılabilir.
Örnek Rapor;

İlk kapasitesi %42 gelen 80V 930AH bir Kurşun-Asit akünün rejenerasyon sonrası %95 kapasiteye ulaştığı burada tek ekranda görülmektedir.

BMS(Battery Monitoring System) Nedir ve Ne İşe Yarar?

BMS(Akü İzleme Sistemi) cihazlarımız sayesinde hücreler işlemler sırasında takip ve analiz edilir. Bu sistem sayesinde arızalı hücreler, değiştirilmesi gereken hücreler veya rejenerasyon öncesi ve sonrası raporlara bakılarak hücrelerin iyileşme seviyeleri açıkça görülür.

Örnek Rapor; Rejenerasyon Öncesi

Rejenerasyon Öncesi Nikel-Kadmiyum Aküler

Rejenerasyon öncesi 3. Saatte 12 adet hücrenin 0 Volt’a ulaştığı yani hücrelerin %60 performansla çalıştığı görülmektedir.

Örnek Rapor; Rejenerasyon Sonrası

 

Rejenerasyon Sonrası Nikel-Kadmiyum Aküler

Yapılan rejenerasyonlar sonrası “Akü İzleme Sistemi” ile hücrelerin sonuçları raporda görülmektedir. İlk testte 3.saatte 0 Volt’a düşen hücreler varken rejenerasyon sonrasında yapılan testte hücreler 5.saatte, yani testin sonunda 0 Volt’a düşmüştür. Yapılan işlemler sonrası aküler %99 kapasiteye ulaştırılmıştır.

Rejenerasyon Ne Sıklıkta Yapılmalıdır?

Akü yenileme işleminin en etkili şekilde gerçekleşmesi için, akünüzün tüm kullanım ömrü boyunca her 12-18 ayda bir bu süreçten geçirmeniz idealdir. Çok fazla sülfasyon oluşursa geri dönüşü olmayan hasarlara neden olabilir.
Tıpkı arabanızda yağ değişimi yaptığınız gibi, endüstriyel aküler de rutin bakım gerektirir. Akü rejenerasyonu, her tür aküde yapılabildiğinden yalnızca kurşun asitli aküler için değildir. Bu işlem, yer süpürücü ve temizleyiciler, golf arabaları, hızlı tren vb. aküleri için de yapılabilir.

Rejenerasyon & Yeni Batarya

Hem akü yenilemenin hem de yeni bir akü satın almanın artıları ve eksileri vardır. İlk olarak, yeni bir akünün fiyatı 12.000$ kadar olabilir. Oysa yenilenmenin fiyatı 175-475$ arasında. Filonuzda çok sayıda endüstriyel akünüz varsa, ekipmanınızın kullanım ömrü boyunca yeni aküler için ödeme yapmaktansa bir bakım planını takip etmek en uygun maliyettir.

Ancak, akünüzün performans düşüşüne izin verirseniz ve aküde çok fazla sülfat biriktirirse, rejenerasyon o kadar etkili olmayabilir. Ekipmanınızı ne sıklıkta ve nasıl kullandığınıza bağlı olarak bu, yeni bir akü satın almanın daha iyi bir karar olduğu bir durum olabilir. Yeni bir akü satın aldığınızda, akü için rutin bakım planlamasının yanı sıra şarj etme ve saklama önerilerine uymanız önemlidir.

FMS Akü, Akü konusunda tam hizmet veren bir akü mağazası ve hangi seçeneğin sizin için en iyi olduğuna karar vermenize yardımcı olan bir mühendislik firmasıdır. Son teknoloji ekipmanlarımız ve kalifiye teknisyenlerimiz akünüzü teşhis edebilir ve ihtiyacınız olan hizmeti sağlayabiliriz.

YÜKSEK FREKANSLI PULSE SİSTEMİ NEDİR?

Bu teknolojiyi bu kadar benzersiz ve etkili kılan şey, farklı bir darbe dalga biçimidir. Bu dalga biçimi kesinlikle kontrol edilen bir yükselme süresine, darbe genişliğine, akım ve gerilim darbesinin frekansı ve genliğine sahiptir. Bilinen başka hiçbir akü şarjı veya bakım sistemi bu özel özelliklere sahip değildir. Pulse Teknolojisi, akü plakalarında zararlı kurşun sülfat birikintilerinin güvenli bir şekilde birikmesini önler, böylece bir akü her zaman maksimum gücü kabul edebilir, depolayabilir ve serbest bırakabilir.

Darbe teknolojisinin batarya verimliliğini arttırdığı ve batarya ömrünü uzattığı iddialarının bilimsel olarak doğrulanması için askeri, bilimsel ve mühendislik topluluklarından gelen bir talebe yanıt olarak büyük üniversiteler tarafından çalışmalar yürütülmüştür. PulseTech, teknolojinin ayrı değerlendirmelerini yapmak için Rochester, Michigan’daki Oakland Üniversitesi ve Ohio’daki Columbus Eyaleti Üniversitesi ile sözleşme yaptı. Bu kapsamlı değerlendirmeler 1998 yazında başlamış ve 2000 Sonbaharında sonuçlanmıştır.

Bu çalışmalar sırasında, bu kristalli oluşumlar, X-ışını difraksiyon yöntemleri ile düzenli olarak araştırıldı. X ışını kırınım verileri, bu patentli Pulse Teknolojisinin uygulanmasının akü plakası morfolojisi üzerindeki olumlu etkilerini doğruladı. Akü plakalarının yüzey alanı üzerinde kurşun sülfat kristallerinin daha eşit dağılımını gösterir. Aynı zamanda kurşun sülfat kristallerinin boyutunda önemli bir azalma olduğunu ortaya koydu. Bu mikroskobik değişiklikler, plaka yüzeyinde bir tür elektro-mekanik karıştırma veya temizleme etkisi olarak, bir akünün daha fazla enerji kabul etme ve saklama kabiliyetini büyük ölçüde geliştirir.

Oakland Üniversitesi çalışmasında, bu patentli Pulse Teknolojisinin uzun süre kullanılmayan askeri araçları nasıl etkileyeceğini belirlemek için depolanan piller üzerinde testler yapıldı. Piller 14 hafta boyunca sabit bir sıcaklıkta 25 ° C (77 ° F) depolandı.

Son raporda şu sonuçlar listeleniyor: “Bu iki pil arasında şarj kapasitesinde belirgin bir fark var. Titreşim etkisi altında saklanan bir pil (Pulse Teknolojisi), orijinal kapasitesini korurken, titreşimsiz olarak saklanan pil kapasitesini kaybetti. Pulse olmadan depolanan bataryaların şarj kapasitesi, zamanla doğrusal bir şekilde azalmıştır 14 hafta sonra, şarj kapasitesinin azalması bataryanın orijinal kapasitesinin yaklaşık %25’ini oluşturur. Pulse teknolojisi kullanan bir cihaza bağlanan bataryanın şarjı hafifçe artmıştır. Bunun nedeni, Pulse Teknolojisi veya sürekli Pulse uygulamasıyla batarya plakalarının yenilenme (yenileme) işleminden kaynaklanmaktadır.

Artık Şarj Kabul Etmeyecek Olan Ölü Bir Aküyü Kurtarmak Mümkün Müdür?

Ciddi seviyede sülfatlanmış bazı akü plakalarının temizlenmesi birkaç gün sürebilir, bu işlem kesinlikle performansa fayda eder fakat kullanılacak duruma geleceğinin garantisi yoktur. Yani tüm aküler tamamen geri kazanılamaz. Akü hücrelerinin kısa devre veya fiziksel hasarı varsa, geri getirilmesi mümkün değildir.